E-ISSN: 2587-0351 | ISSN: 1300-2694
Pamukkale University Journal of Engineering Sciences - Pamukkale Univ Muh Bilim Derg: 11 (1)
Volume: 11  Issue: 1 - 2005
1.Cover-Contents
Pamukkale Üniversitesi Mühendislik Bilimleri Dergisi
Pages I - III

2.FILTRATION OF WEST ANATOLIAN BOUGUER ANOMALIES AND INVESTIGATION OF THE THICKNESS DISTRIBUTION OF THE CRUST
Fethi Ahmet YÜKSEL
Pages 1 - 13
Batı Anadolu Bouguer Gravite haritasının yoruma hazırlanması için iki boyutlu alçak geçişli süzgeçler kullanılmıştır. Elde edilen rejyonal Bouguer gravite anomali haritasından alınan uygun doğrultudaki profillere Talwani yöntemi uygulanarak Batı Anadolu kabuk kalınlığı geometrisi modellenmiştir. Batı Anadolu kabuk kalınlığı kuzeyde Karadeniz sahillerinde ortalama 30 km’den başlayarak Göller Bölgesinde 35-40 km’ye ulaşmakta ve güneyde Akdeniz sahillerinde tekrar 32 km’ye düşerek inceldiği hesaplanmıştır. Ege sahillerinde ise, kabuk ortalama 32 km’den başlayarak Anadolu’nun içlerine doğru B-D doğrultusunda, 40 km. kalınlığa ulaştığı belirlenmiştir.
Two dimensional low-pass filters were used to prepare West Anatolian Bouguer gravity maps for interpretation. Talwani method was applied to the profiles obtained from appropriate directions of the regional Bouguer gravity anomaly map, and West Anatolian crustal thickness geometry has thus been modelled. West Anatolian crustal thickness starts at 30 kms in the north at the Black sea coast and increases to 35-40 kms at the Lake District (Isparta-Turkey). The thickness decreases to 32 kms at the Mediterranean coast. In the West-East direction the crust starts with 32 kms at the Aegean coast and increases to 40 kms towards central regions.

3.DESIGN AND APPLICATION OF PIC CONTROLLED CONTROL UNIT FOR A FRICTION-WELDING MACHINE
Ramazan BAYINDIR, Hakan ATEŞ, Mehmet ÖZTÜRK
Pages 15 - 21
Bu çalışmada, kolay programlanabilen, düşük maliyetli ve yüksek hassasiyetli bir sürtünme kaynak makinesi kontrol ünitesi tasarlanarak gerçekleştirilmiştir. Bu amaçla kontrol devresinin tasarımında bir denetleyici kullanılmıştır. Sürtünme süresi, yığma süresi ve frenleme süresi gibi parametreler tuş takım kullanarak ayarlanmıştır. Cihaz oluşturulduktan sonra Yapılan birleştirme işlemlerinin sonuçlarından sistemin başarı ile çalıştığı görülmüştür.
In the present study, an easy programmable, low cost and high sensitively control unit has been designed and implemented for a friction welding machine. For this aim, a microcontroller has been used for design of control circuit. Parameters such as friction time, forge time and breaking time have been set up by using keypad. It has been observed from joint of the samples that the system works successfully.

4.THE EFFECT OF COMPRESSION RATIO VARIATIONS ON THE ENGINE PERFORMANCE PARAMETRES IN SPARK IGNITION ENGINES
Yakup SEKMEN, Perihan ERDURANLI, Mustafa GÖLCÜ, M. Sahir SALMAN
Pages 23 - 30
Buji ile ateşlemeli motorlarda, geometrik sıkıştırma oranının silindirdeki dolgu miktarına göre değiştirilmesi ile motor performansında artış sağlanabilir. Bu motorlarda, gerçek sıkıştırma oranı silindire alınan dolgu miktarına göre değişkenlik gösterdiğinden, geometrik olarak tasarlanan sıkıştırma oranı ancak tam gaz ve tam yük şartlarında gerçek sıkıştırma oranı olarak elde edilmektedir. Bu durum buji ile ateşlemeli motorlarda performansın ve yakıt ekonomisinin iyileştirilmesi için silindir dolgu miktarına göre değişken sıkıştırma oranını gerekli kılmaktadır. Kısmi yüklerde yanma veriminin, yakıt ekonomisinin ve emisyonların iyileştirilmesi için sıkıştırma oranının artırılması, motorun yüksek yük ve düşük hız koşullarında ise olası vuruntu ve sert çalışmayı önlemek için sıkıştırma oranının bir miktar azaltılması gerekmektedir. Bu çalışmada, buji ile ateşlemeli motorlarda güç, moment, özgül yakıt tüketimi, silindir basıncı, egzoz gaz sıcaklığı, yanma odası yüzey hacim oranı, termal verim ve ateşleme avansı gibi motor performans parametrelerinin sıkıştırma oranı ile ilişkileri incelenmiş ve yakıt ekonomisi için değişken sıkıştırma oranlı motorların kullanılması önerilmiştir.
Performance of the spark ignition engines may be increased by changing the geometrical compression ratio according to the amount of charging in cylinders. The designed geometrical compression ratio can be realized as an effective compression ratio under the full load and full open throttle conditions since the effective compression ratio changes with the amount of charging into the cylinder in spark ignition engines. So, this condition of the spark ignition engines forces designers to change their geometrical compression ratio according to the amount of charging into the cylinder for improvement of performance and fuel economy. In order to improve the combustion efficiency, fuel economy, power output, exhaust emissions at partial loads, compression ratio must be increased; but, under high load and low speed conditions to prevent probable knock and hard running the compression ratio must be decreased gradually. In this paper, relation of the performance parameters to compression ratio such as power, torque, specific fuel consumption, cylindir pressure, exhaust gas temperature, combustion chamber surface area/volume ratio, thermal efficiency, spark timing etc. in spark ignition engines have been investigated and using of engines with variable compression ratio is suggested to fuel economy and more clear environment.

5.USAGE OF STANDARD PERSONAL COMPUTER PORTS FOR DESIGNING OF THE DOUBLE REDUNDANT FAULT-TOLERANT COMPUTER CONTROL SYSTEMS
Rafig SAMEDOV, Ahmet ÇİFTÇİ
Pages 31 - 40
Bu çalışmada, standart bilgisayar kullanılarak arıza-kaldırılabilir kontrol sistemi tasarımı için portlar araştırılmış, değişik yapı versiyonları tasarlanmış ve en uygun yapıyı seçmek için yöntem önerilmiştir. Bu kapsamda önce ÇİFTYAK sistemi tanımlanmış ve çalışma prensibi belirlenmiştir. Sonra standart bilgisayarda veri iletim yöntemlerinde portlar sınıflandırılarak analizi yapılmıştır. Daha sonra kullanılan veri iletim yöntemlerine ve port sayısına göre yapı versiyonları tasarlanarak güvenilirlik, performans, doğruluk, kontrol ve maliyet gibi kriterlere göre değerlendirilmiştir. Son olarak ÇİFTYAK sistemi için en uygun yapı versiyonu seçmek için yöntem önerilmiştir.
In this study, for designing of the fault-tolerant control systems by using standard personal computers, the ports have been investigated, different structure versions have been designed and the method for choosing of an optimal structure has been suggested. In this scope, first of all, the ÇİFTYAK system has been defined and its work principle has been determined. Then, data transmission ports of the standard personal computers have been classified and analyzed. After that, the structure versions have been designed and evaluated according to the used data transmission methods, the numbers of ports and the criterions of reliability, performance, truth, control and cost. Finally, the method for choosing of the most optimal structure version has been suggested.

6.INVESTIGATION OF TRIBOLOGICAL PROPERTIES CuSn10 BEARING MATERIAL
Bekir Sadık ÜNLÜ, Sinan KÖKSAL, Enver ATİK, Cevdet MERİÇ
Pages 41 - 45
Bakır esaslı alaşımlardan bronzlar, fiziksel, termal ve tribolojik özelliklerinden dolayı, kaymalı yatak malzemesi olarak yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Bu malzeme tribolojik performans açısından iyi sonuçlar vermektedir. Bu çalışmada; CuSn10 bronzundan üretilen kaymalı yatakların farklı yük ve hızlarda, kuru ve yağlı ortamlarda sürtünme ve aşınma özellikleri incelenerek, birbirleriyle karşılaştırılmıştır. Karşı aşındırıcı olarak SAE 1050 çelik mil kullanılmıştır. Deneyler radyal kaymalı yatak aşınma test cihazında, 10 ve 20 N yük, 750 ve 1500 d/dak hızları kullanılarak, kuru ve yağlı ortamlarda aşınma deneyleri yapılmıştır. Tarif edilen, kuru ve yağlı ortamlarda yapılan deneyler sonucunda, teknik kuru ortamdaki sürtünme katsayısı ve ağırlık kaybı değerlerinin yağlı ortamdakilere göre daha yüksek olduğu elde edilmiştir.
Bronzes which copper based alloys is widely used because of properties physical, thermal and tribological as journal bearing material. This material that has tribological performance good conclusions gives at journal bearings. In this study, CuSn10 bronze that were manufactured journal bearings friction and wear properties has been examined and compared. SAE 1050 steel shaft has been used as counter abrader. Experiments have been carried out 10 N and 20 N loads, 750 and 1500 rpm, dry and lubricated conditions by using radial journal bearing wear test rig. As a results, high friction coefficient and weigh loss have been obtained at dry condition more than lubricated condition.

7.ANALYSIS OF THE HARMONIC LOSSES WITH ARTIFICIAL NEURAL NETWORKS IN UNBALANCED SYSTEM LOSSES USING BALANCED ELECTRIC POWER SYSTEM DATA
Aslan İNAN, Selim KÖROĞLU, Ercan İZGİ
Pages 47 - 52
Elektrik güç sistemlerinde meydana gelen kayıpların mümkün olduğunca küçük tutulmasına çalışılmalıdır. Tasarruf edilen her kayıp kWh'in yerine mevcut üretim tesislerinden tüketicilere faydalı enerji verilebilir. Şebeke kayıplarındaki her azalma, üretim maliyetinin azalması ve böylece enerji sisteminin ekonomikliğinin artması anlamındadır. Son yıllarda lineer olmayan gerilim-akım karakteristiğine sahip cihazların sayı, uygulama ve güç değerlerinin artması, gerilim dalga şeklinin bozulmasına ve ek kayıpların oluşmasına neden olmaktadır. Kayıplar hesaplanırken harmoniklerin de dikkate alınması daha doğru sonuçlara ulaşmamıza katkı sağlayacaktır. Bu çalışmada; dengeli ve lineer olmayan yükler içeren elektrik sistemi verilerinden faydalanarak, dengesiz güç sistemlerinde harmonik kayıplarının tahmin edilmesi için Yapay Sinir Ağları (YSA) yaklaşımı sunulmuştur.
The losses in the power systems should be low as possible as. Saving energy instead of loses (kWh) in power utilities can supply much more energy to the consumers. The lower losses the more energy is saved and thus the power system becomes more economical. In recent years, the increasing number of applications and power ratings of the devices which have nonlinear voltage-current characteristics cause voltage waveform distortion and additional losses. While evaluating losses considering harmonics will provide more contribution to obtain more accurate results. In this study, Artificial Neural Networks (ANN) method has been presented to predict the harmonic losses in unbalanced power systems by using the data from balanced power system with nonlinear loads.

8.HYDROGEOLOGICAL AND HYDROCHEMICAL INVESTIGATION OF DENIZLI MUNICIPALITY URBAN AREA
Ali GÖKGÖZ, Suat TAŞDELEN, Mustafa KAYA, Ali BÜLBÜL
Pages 53 - 62
Denizli Belediyesi mücavir alanı ve yakın çevresinde (a) alüvyon, (b) alüvyon yelpazesi ve (c) Neojen yaşlı gölsel çökellerden oluşan üç akifer sisteminin kombinasyonu birleşik bir hidrolik sistem meydana getirmiştir.Bu sistem bazı alanlarda birleşik basınçlı akifer formasyonunu ve basınçlı akiferi, bazı alanlarda ise serbest akiferleri oluşturmaktadır. Yüksek potansiyele sahip bu akiferlerin beslenmesi, güney kesimdeki metamorfik kayalardan yeraltı suyu akımı ve yağıştan süzülme yoluyladır. Akiferlerden artezyen veya pompaj yoluyla önemli miktarda yeraltı suyu çekilebilecek potansiyel vardır. İnceleme alanında yeraltı sularının iyon derişimi akım yönünde artar ve kimyasal kompozisyonu kalsiyum bikarbonatlı tipten magnezyum sülfatlı tipe döner. Bu dönüşüm, Neojen birimleri içindeki tuz oluşuklarının yeraltı suları tarafından yıkanması nedeniyledir. Dolayısıyla su kalitesi akım yönünde bozulur ve içmede kullanılamaz.
Within the urban area of Denizli Municipality and its vicinity, the hydraulic picture is a combination of three aquifer systems in the (a) alluvium (b) alluvial fan and (c) the Neogene lacustrine deposits. At different locations free surface, semi-confined and confined aquifers are observed. These aquifers are recharged by rain water and groundwater flow coming from the metamorphic rocks located at the southern parts of the study area. The groundwater exploitation potential (artesian and pumping) is high. The total ion concentration in the groundwater increases in the flow direction. At the same time, the chemical composition changes from calcium bicarbonate to magnesium sulfate type. This is due to the solution of the salts in the Neogene sediment deposits which get in contact with the groundwater. This brackish groundwater is not potable.

9.PROPERTIES OF DENIZLI VOLCANICS AND POTENTIAL USING FOR CONCRETE PRODUCTION
Barış SEMİZ, Yahya ÖZPINAR, Hidayet DÖNMEZ
Pages 63 - 70
Bu çalışmada, Denizli il merkezi güneyinde yer alan, bazaltik trakiandezit bileşimli volkanik kayaçların (Denizli Volkanitleri) mineralojik, petrografik ve kimyasal özellikleri incelenmiştir. Araziden alınan örnekler üzerinde yapılan fiziksel ve mekanik testlerle de volkanik kayaçların, gerek yapı sektöründe yapı taşı olarak ve gerekse de beton sektöründe agrega olarak kullanılabilirliği araştırılmıştır. İncelenen örnekler üzerinde yapılan fiziksel ve mekanik testler sonucunda, birim hacim ağırlığı 2250-2960 kg/m3 arasında, su emme oranları % 0.06-0.4 arasında, görünür porozite % 0.15-10.22 arasında, tek eksenli basınç dayanımlarının ise 52.4-170.2 MPa arasında oldukları belirlenmiştir. Aynı örneklerden üretilen betonların 28 günlük basınç dayanımları ortalaması 94.44 MPa olarak tespit edilmiştir. Elde edilen sonuçlar ile mineralojik ve petrografik çalışmaların uyumlu olduğu ortaya çıkmıştır. Toplam 2750 milyon tonluk muhtemel rezerve sahip olan volkanikleri, bölgede üretilen kalker kökenli agregalara alternatif bir kayaçtır. Deprem açısından I. Derecede riskli olan bölgemizdeki inşaat sektörüne kazandırılması yüksek dayanımlı beton üretimi için önemli bir kazanç oluşturacaktır.
In this study, mineralogical, petrographical and chemical properties of volcanic rocks (Denizli Volcanics) with basaltic trachyandesite composition which are located in southern of Denizli province have been investigated. Their physical and mechanical tests have been carried out on the samples to find out their performance both as an aggregate in concrete and as building stone in the construction sector. Unit weights, water absorption, porosity and uniaxial compressive strength of the tested samples are between 2250-2960 kg/m3, % 0.06-0.4, % 0.15-10.22 and 52.4-170.2 MPa, respectively. Average 28-day compressive strengths of the concrete are 94.44 MPa and the results fit the mineralogical and petrographical characteristics. There is a total of 2750 million ton probable reserve and it is an alternative aggregate to limestone which has already been produced in the region. High strength concrete production is vital for high quality construction especially in earthquake zones.

10.THE INVESTIGATION OF THEORETICAL WORKS ABOUT WEAVABILITY LIMITS
Yıldıray TURHAN, Recep EREN
Pages 71 - 83
Bu makalede, dokuma kumaşlarda dokunabilirlik sınırları hakkında geçmişte bazı araştırmacılar tarafından yapılan kuramsal çalışmalar değerlendirildi. İlk olarak, araştırmacıların kabulleri, kabullere dayalı olarak geliştirdikleri geometrik modeller ve bu modellere bağlı olarak oluşturdukları matematiksel bağıntılar sunuldu. Bu bağıntıların içerdiği kumaş parametreleri vurgulandı. Sonra, geliştirilen kuramlar, dokunabilirlik sınırını tahminleme performansları açısından yorumlandı. Sonuç olarak, bu konuda yapılabilecek yeni çalışmalar önerildi.
In this paper, theoretical works that were done about weavability limits by researchers in the past were critically reviewed. Firstly, researcher’s assumptions, their geometric models that were developed as based on these assumptions and their mathematical equations derived from the geometrical models were introduced. Later, the equations fabric parameters in the equations were pointed. In conclusion, theories were discussed in terms of capable of predicting weavability limits and some new works were advised.

11.COATING OF FOOD PRODUCTS : BATTER AND BREADING TECHNIQUES AND EQUIPMENTS
Figen KAYMAK ERTEN
Pages 85 - 94
Gıda maddelerinin pişme öncesi çeşitli karışımlarla kaplanması işlemi mutfaklarda bilinen bir uygulama olmasına karşın, işlemin teknolojik düzeye taşınmasında halen çeşitli araştırmalara gereksinim duyulmaktadır. Bu derleme, yeni ve hızlı gelişmelerin gözlendiği bu teknolojinin bir değerlendirmesi olarak ele alınmıştır.Kaplama prosesinin tanımı, ön unlama, sıvı ve kuru kaplamanın fonksiyonları açıklanmış, karışımların genel kompozisyonları, bileşenler ve fonksiyonları ele alınmıştır. Tüm kaplama işlemlerinde maliyeti ve sistem verimliliğini etkileyen yapışma problemi ve yapışmayı etkileyen faktörler incelenmiştir. Kaplama işleminin endüstriyel düzeydeki gelişimi, basit sistemlerden modern sistemlere kadar ekipmanlar incelenmiş, işlem sorunları, yeni dizaynlar, uygulama önerileri ve son patentler araştırılmıştır. Son yıllarda araştırmaların yoğunlaştığı iki yeni kaplama sistemi, döner tambur ve akışkan yatak sistemleri incelenmiş, avantaj ve dezavantajları değerlendirilmiş ve modifikasyon gereklilikleri gösterilmiştir.
The coating process of food products with various mixtures prior to frying is a common application in kitchens whereas it still requires much investigation in technological area. In this study, batter and breading technology used in coating of foods is reviewed. The coating process was defined, and the function of predusting, battering and breading, the general composition of batter and breading mixtures and the functions of the ingradients were explained. In the coating application, the most important problem known as adhesion and the effects of it on the efficiency and cost were investigated. Batter and breading processing equipments used in the industry and the process lines were reviewed, and the problems, new designs and the latest patents relating them were discussed. New coating systems known as tumbling and fluidization were investigated and compared with other systems.

12.EVALUATION OF GRAVITY ANOMALIES BY DIRECT INTERPRETATION TECHNIQUES: AN APPLICATION FROM HASANKALE-HORASAN REGION
Ali AYDIN
Pages 95 - 102
Bu çalışmada, Normalize edilmiş Tam Gradyan (NTG), Andreev-Griffin varyasyon ve istatistik yöntemler kullanılarak, gravite verilerinin değerlendirilmesine çalışılmıştır. NTG verilerinin aşağı doğru analitik uzanımı yapılarak teorik anomaliler üzerinde hidrokarbon varlığının NTG kesitlerindeki etkileri ortaya konulmuştur. Andreev-Griffin varyasyon ve istatistik yöntemlerden, teorik anomaliler üzerinde hidrokarbon varlığının eğri üzerine etkisi ortaya konulmuştur. Ortaya konulan bu yöntemlerin bir uygulaması olarak, Hasankale-Horasan petrol sahası gravite verileri NTG yöntemi, Andreev-Griffin varyasyon ve istatistik yöntemler kullanılarak hidrokarbon içeriği konusunda önemli sonuçlara varılmıştır.
In this study, by using Normalized Full Gradyant (NFG), Andreev-Griffin variation and statistical methods, gravity data were evaluated. The influences of hydrocarbon existence on theoretical anomalies were produced by performing analytical downward continuation of the NFG field. With performing Andreev-Griffin variation and statistical methods, the affect of existence of hydrocarbons on curvature of theoretical anomalies was observed. In the study area, Hasankale-Horasan, along the one profile measured gravity data were processed and interpreted by NFG, Andreev-Griffin variation and statistical methods. As a result of this study, by using NFG, Andreev-Griffin variation and statistical methods, potential hydrocarbon existence areas along the profile have been identified.

13.USE OF ARTIFICIAL INTELLIGENCE TECHNIQUES IN QUALITY IMPROVING PROCESS
İhsan KAYA, Orhan ENGİN
Pages 103 - 114
Günümüzde rekabet ve müşteri tercihlerinin değişmesi, işletmelerin kalite çalışmalarına bakış açısında büyük değişmeler meydana gelmesine sebep olmuştur. Aynı zamanda bilgisayar teknolojisindeki gelişimlerde yapay zekâ tekniklerinin kullanımını hızlandırmıştır. Yapay zekâ teknikleri pek çok endüstriyel problemin çözümünde başarılı olarak kullanılmaktadır. Bu çalışmada kalite problemlerinin çözümünde yapay zekâ tekniklerinin kullanılması incelenmiştir. Kalite iyileştirme çalışmalarında son yıllarda kullanılan yapay zekâ teknikleri; yapay sinir ağları, uzman sistemler, genetik algoritmalar ve bulanık mantık teknikleridir.
Today, changing of competition conditions and customer preferences caused to happen many differences in the viewpoint of firms’ quality studies. At the same time, improvements in computer technologies accelerated use of artificial intelligence. Artificial intelligence technologies are being used to solve many industry problems. In this paper, we investigated the use of artificial intelligence techniques to solve quality problems. The artificial intelligence techniques, which are used in quality improving process in the recent years, are artificial neural networks, expert systems, genetic algorithms and fuzzy logic.

14.EXPERIMENTAL INVESTIGATION OF THE TOOL-CHIP INTERFACE TMPERATURES ON UNCOATED CEMENTIDE CARBIDE CUTTING TOOLS
Kasım HABALI, Hasan GÖKKAYA
Pages 115 - 121
Malzemelerde talaş kaldırma sırasında açığa çıkan ısının takım-talaş ara yüzeyinde oluşturduğu sıcaklığın takım ömrü ve iş parçasının yüzey kalitesi üzerinde bir etkisinin olduğu bilinmekte ve bu sıcaklığın ölçülebilmesi için kullanılacak yöntemler sürekli olarak araştırılmaktadır. Bu çalışmada, takım/iş parçası ısıl çift yöntemi ile takımtalaş ara yüzey sıcaklığının ölçülebilirliği araştırılmıştır. Özellikleri iyi bilinen AISI 1040 çeliği üzerinde yapılan talaş kaldırma deneylerinde, kesme hızı ve ilerleme parametrelerine bağlı olarak takım-talaş ara yüzey sıcaklığının değişimi incelenmiştir. Elde edilen grafiklerden, kesme hızının sıcaklık üzerinde daha etkili bir parametre olduğu görülürken, ilerlemenin etkisinin daha az olduğu görülmüştür.
It is known that the temperature as the result of the heat developed during machining at the tool-chip interface has an influence on the tool life and workpiece surface guality and the methods for measuring this temperature are constantly under investigation. In this study, the measurement of tool-chip interface temperature using toolworkpiece termocouple method was investigated. The test were carried out on a AISI 1040 steel and the toolchip interface temperature variation was examined depending on the cutting speed and feed rate. The obtained groups show that cutting speed has more influence on the temperature than feedrate has.

15.MATLAB BASED GUIS FOR ELECTROMAGNET CIRCUIT DESİGN AND ANALYSIS
Gürsel ŞEFKAT, İbrahim YÜKSEL
Pages 123 - 129
Günümüzde mühendislik sistemleri ve problemlerinin çözümünde bilgisayar kullanımı kaçınılmaz hale gelmiştir. Bu çalışmada tekrarlı işlemler gerektiren tasarım ve analiz problemlerinin çözümünde kullanımı kolay ve uygulamaya özel bilgisayar programının geliştirilmesi ele alınmıştır. Bu program mühendislik alanında yaygın olarak kullanılan MATLAB teknik programlama dilinde grafik kullanıcı arayüzü (GUI) dayanarak hazırlanmıştır. Programın hazırlanmasında farklı tipteki elektromıknatısların statik ve dinamik karakteristikleri ile ilgili problemlerin çözümü ele alınmıştır. Hazırlanan program yardımıyla mıknatıs tipi ve kullanılan malzeme seçimi yapılabilmekte, gerekli tasarım verileri girildikten sonra elektromıknatısın boyutları hesaplanabilmektedir. Boyutlandırılması yapılan elektromıknatısın statik ve dinamik karakteristiklerinin analizi grafik kullanıcı arayüzü altında çözüme ulaşılmaktadır.
Nowadays, the usage of computer has become inevitable in the solution of the engineering systems and problems. In this study, the development of easy-to-use and application specific computer programming is considered. The program is based on the GUI of MATLAB technical programming language, which is widely used at the engineering area. As a programming application, a solution of static and dynamic characteristics of different type of electromagnetic circuits is investigated. With the program, user can select the type of magnet and material, and can calculate the size of magnet by entering parameters of the design.

16.OPTIMAL-TUNING OF PID CONTROLLER GAINS USING GENETIC ALGORITHMS
Ömer GÜNDOĞDU
Pages 131 - 135
Makale, bir dişli kutusuyla tahrik edilen ataletli bir kütlenin kontrolünde kullanılacak PID kazançlarının optimum ayarlanmasına ait bir metodu sunar. Özellikle yöntem, hata kareleriyle kontrolcü çıkışının kararlı haldeki değeri farkının karesi toplamının integralini mizimize ederek optimum kontrolcü parametrelerini tanımlamak için genetik algoritmaları kullanır. Makale, popülasyonun oluşturulacağı kontrolcü parametre aralığını oluşturmak için, Ziegler-Nichols yönteminin önerdiği değerlerin kullanımını önerir. Genetik algoritmalardan elde edilen sonuçlar ile Ziegler-Nichols sonuçları hem tablolar hem de grafikler şeklinde karşılaştırılmıştır. Genetik algoritmalar kullanıldığında daha iyi sonuçlar elde edilmiştir.
This paper presents a method of optimum parameter tuning of a PID controller to be used in driving an inertial load by a dc motor thorough a gearbox. Specifically, the method uses genetic algorithms to determine the optimum controller parameters by minimizing the sum of the integral of the squared error and the squared controller output deviated from its steady state value. The paper suggests the use of Ziegler-Nichols settings to form the intervals for the controller parameters in which the population to be formed. The results obtained from the genetic algorithms are compared with the ones from Ziegler-Nichols in both figures and tabular form. Comparatively better results are obtained in the genetic algorithm case.

17.PROCESS UNIFICATION AND FRAME PREPARATION OF MACHINING PARAMETRES FOR ROTATIONAL PARTS
Ersan ASLAN
Pages 137 - 145
Geleneksel veya bilgisayarlı tezgahların kullanıldığı her hangi bir metal işleme ünitesi, üretilecek parçanın prototipine, teknik çizimine veya bir veri tabanına ihtiyaç duyar. Geleneksel üretim ünitesindeki tasarım, işlem planlama ve üretimde karşılaşılan modelleme, standart veri yapılarından bilgi çıkarımı ve etzgahlar için parça programı hazırlama gibi problemler operatör veya uzmanlar tarafından problemin oluşması anında çözümlenir. Üretim süresi içindeki uygulamaların bilgisayar desteği ile gerçekleştirildiği ortamlarda ise, muhtemel problemlerin çözümüne yönelik olarak alan uzmanının bilgi birikiminin her hangi bir şekilde bir veri tabanına kaydedilmesi gerekir. Bu bilgiler ürün döngüsünün ihtiyaç duyulan bir aşamasında gerekli oldukça kullanılmaktadır. Bu makalede, yatay işleme merkezlerinde üretilecek silindirik parçalardaki işleme özelliklerinin belirlenmesi için gerekli olan tasarım ve imalat bilgisini DXF veri yapısından çıkarmak için gerçekleştirilen araştırmanın sonuçları sunulmuştur. Ayrıca işlem çıkarımı ve tanımlaması, işlem birleştirme ve parçanın işlenmesi için gerekli olan işleme parametrelerini tanımlamak amacıyla çerçeve oluşumu tanıtılmıştır.
Any traditional or computerized metal removal process needs a prototype, a technical drawing and a database for production of a part. Design, process planning and manufacturing problems such as modeling, the necessity data extraction from standard data exchange formats, and part programme preparation for machine tools can be solved by the operators or experts as soon as possible while they occurred in the traditonal approach. In circumstances of the production efforts spent by the computer, all experiences of expert can be saved in a database for foresight of the possible problems. This data can be used at any stage in the product cycle. In this paper, it is presented the results of research efforts which aimed to extract information from the defacto industry standard DXF files to determine features existing on rotational parts to be machined on horizontal machining centers. After process extraction and definition, process unifications and frame preparation for machining parameters of the part are introduced.

18.THE EFFECT OF THE PRE-STRAINING AND AGEING ON TENSILE BEHAVIOUR OF MICROALLOYED STEELS
Süleyman GÜNDÜZ
Pages 147 - 152
Bu çalışmada ticari amaçlı olarak üretilen orta karbonlu ve düşük karbonlu mikroalaşım çelikleri kullanılmıştır. Çelikler % 5 soğuk olarak deforme edildikten sonra 100-450 ºC sıcaklık aralığında 1 saat yaşlandırılmıştır. Deforme edilen ve yaşlandırılan çelikler daha sonra kopuncaya kadar çekilerek mekanik özellikleri ölçülmüştür. Farklı sıcaklıklarda yaşlandırılan çeliklerin çekme ve akma dayanımı gibi mekanik özelliklerinin değiştiği gözlenmiştir. Yaşlanma, arayer atomlarıyla dislokasyonların arasında meydana gelen etkileşim sonucunda oluşmuştur. Sonuçlar dövme amaçlı üretilen orta karbonlu mikroalaşım çeliklerinin akma ve çekme dayanımlarının artmasından dolayı, düşük karbonlu mikroalaşım çeliklerine nazaran daha fazla gerinim yaşlanmasından etkilendiğini göstermektedir.
Two commercially available medium carbon and low carbon microalloyed steel were evaluated in this study. The steels were cold strained in tension 5 % and were aged at 100-450 ºC for 1 hour. Strained and aged specimens were then retested to fracture and mechanical properties of steels were measured. Changes in mechanical properties such as ultimate tensile strength and yield strength were observed at ageing temperatures. This ageing is assºCiated with interaction between interstitial solutes and dislºCations which are preferential sites for solute atom diffusion. Indications are that the medium carbon microalloyed forging steel is more susceptible to strain ageing than the low carbon microalloyed steel as evidenced an increase in yield strength and tensile strength.

19.NUMERICAL ANALYSIS OF NATURAL UNSTEADY CONVECTION HEAT TRANSFER FROM VERTICAL PLATE
İbrahim UZUN, Nur TERLEMEZOĞLU, Battal DOĞAN
Pages 153 - 159
Sabit duvar sıcaklığı sınır şartı altında dikey bir plakada zamana bağlı doğal ısı taşınımı problemi sayısal olarak incelenmiştir. Çalışmada Bousinesq varsayımı ile elde edilen laminer sınır tabaka denklemlerinin çözümü yapılmıştır. Hesaplamalarda Gr ve Re sayısı değişken olarak alınmıştır. Çözülecek denklemlerin sonlu fark ve sonlu eleman karşılıkları yazılarak geliştirilen programlar kullanılarak çözüm düzlemindeki hız, sıcaklık ve basınç dağılımları elde edilmiştir. Elde edilen sayısal sonuçlar grafik ve tablolarla verilmiştir. Benzerlik ve integral çözümleriyle ne denli uyuştuğu karşılaştırmalı olarak verilmiştir.
For boundary conditions of constant wall temperature, unsteady natural heat transfer at vertical plate have been investigated as numerically. In this study, laminar boundary layer equations have been solved based on Bousinessq assumption. In the computations, Gr and Re numbers have been taken as variables. By using some programs developed for finite difference and finite element codes for the related equations, the velocity and temperature distributions have been obtained. The obtained numerical results were shown with graphics and tables. Results were compared with similarity and integral methods.

LookUs & Online Makale