Batý Anadolu Bouguer Gravite haritasýnýn yoruma hazýrlanmasý için iki boyutlu alçak geçiþli süzgeçler kullanýlmýþtýr. Elde edilen rejyonal Bouguer gravite anomali haritasýndan alýnan uygun doðrultudaki profillere Talwani yöntemi uygulanarak Batý Anadolu kabuk kalýnlýðý geometrisi modellenmiþtir. Batý Anadolu kabuk kalýnlýðý kuzeyde Karadeniz sahillerinde ortalama 30 km’den baþlayarak Göller Bölgesinde 35-40 km’ye ulaþmakta ve güneyde Akdeniz sahillerinde tekrar 32 km’ye düþerek inceldiði hesaplanmýþtýr. Ege sahillerinde ise, kabuk ortalama 32 km’den baþlayarak Anadolu’nun içlerine doðru B-D doðrultusunda, 40 km. kalýnlýða ulaþtýðý belirlenmiþtir.

Bu çalýþmada, kolay programlanabilen, düþük maliyetli ve yüksek hassasiyetli bir sürtünme kaynak makinesi kontrol ünitesi tasarlanarak gerçekleþtirilmiþtir. Bu amaçla kontrol devresinin tasarýmýnda bir denetleyici kullanýlmýþtýr. Sürtünme süresi, yýðma süresi ve frenleme süresi gibi parametreler tuþ takým kullanarak ayarlanmýþtýr. Cihaz oluþturulduktan sonra Yapýlan birleþtirme iþlemlerinin sonuçlarýndan sistemin baþarý ile çalýþtýðý görülmüþtür.

Buji ile ateþlemeli motorlarda, geometrik sýkýþtýrma oranýnýn silindirdeki dolgu miktarýna göre deðiþtirilmesi ile motor performansýnda artýþ saðlanabilir. Bu motorlarda, gerçek sýkýþtýrma oraný silindire alýnan dolgu miktarýna göre deðiþkenlik gösterdiðinden, geometrik olarak tasarlanan sýkýþtýrma oraný ancak tam gaz ve tam yük þartlarýnda gerçek sýkýþtýrma oraný olarak elde edilmektedir. Bu durum buji ile ateþlemeli motorlarda performansýn ve yakýt ekonomisinin iyileþtirilmesi için silindir dolgu miktarýna göre deðiþken sýkýþtýrma oranýný gerekli kýlmaktadýr. Kýsmi yüklerde yanma veriminin, yakýt ekonomisinin ve emisyonlarýn iyileþtirilmesi için sýkýþtýrma oranýnýn artýrýlmasý, motorun yüksek yük ve düþük hýz koþullarýnda ise olasý vuruntu ve sert çalýþmayý önlemek için sýkýþtýrma oranýnýn bir miktar azaltýlmasý gerekmektedir. Bu çalýþmada, buji ile ateþlemeli motorlarda güç, moment, özgül yakýt tüketimi, silindir basýncý, egzoz gaz sýcaklýðý, yanma odasý yüzey hacim oraný, termal verim ve ateþleme avansý gibi motor performans parametrelerinin sýkýþtýrma oraný ile iliþkileri incelenmiþ ve yakýt ekonomisi için deðiþken sýkýþtýrma oranlý motorlarýn kullanýlmasý önerilmiþtir.

Bu çalýþmada, standart bilgisayar kullanýlarak arýza-kaldýrýlabilir kontrol sistemi tasarýmý için portlar araþtýrýlmýþ, deðiþik yapý versiyonlarý tasarlanmýþ ve en uygun yapýyý seçmek için yöntem önerilmiþtir. Bu kapsamda önce ÇÝFTYAK sistemi tanýmlanmýþ ve çalýþma prensibi belirlenmiþtir. Sonra standart bilgisayarda veri iletim yöntemlerinde portlar sýnýflandýrýlarak analizi yapýlmýþtýr. Daha sonra kullanýlan veri iletim yöntemlerine ve port sayýsýna göre yapý versiyonlarý tasarlanarak güvenilirlik, performans, doðruluk, kontrol ve maliyet gibi kriterlere göre deðerlendirilmiþtir. Son olarak ÇÝFTYAK sistemi için en uygun yapý versiyonu seçmek için yöntem önerilmiþtir.

Bakýr esaslý alaþýmlardan bronzlar, fiziksel, termal ve tribolojik özelliklerinden dolayý, kaymalý yatak malzemesi olarak yaygýn bir þekilde kullanýlmaktadýr. Bu malzeme tribolojik performans açýsýndan iyi sonuçlar vermektedir. Bu çalýþmada; CuSn10 bronzundan üretilen kaymalý yataklarýn farklý yük ve hýzlarda, kuru ve yaðlý ortamlarda sürtünme ve aþýnma özellikleri incelenerek, birbirleriyle karþýlaþtýrýlmýþtýr. Karþý aþýndýrýcý olarak SAE 1050 çelik mil kullanýlmýþtýr. Deneyler radyal kaymalý yatak aþýnma test cihazýnda, 10 ve 20 N yük, 750 ve 1500 d/dak hýzlarý kullanýlarak, kuru ve yaðlý ortamlarda aþýnma deneyleri yapýlmýþtýr. Tarif edilen, kuru ve yaðlý ortamlarda yapýlan deneyler sonucunda, teknik kuru ortamdaki sürtünme katsayýsý ve aðýrlýk kaybý deðerlerinin yaðlý ortamdakilere göre daha yüksek olduðu elde edilmiþtir.

Elektrik güç sistemlerinde meydana gelen kayýplarýn mümkün olduðunca küçük tutulmasýna çalýþýlmalýdýr. Tasarruf edilen her kayýp kWh'in yerine mevcut üretim tesislerinden tüketicilere faydalý enerji verilebilir. Þebeke kayýplarýndaki her azalma, üretim maliyetinin azalmasý ve böylece enerji sisteminin ekonomikliðinin artmasý anlamýndadýr. Son yýllarda lineer olmayan gerilim-akým karakteristiðine sahip cihazlarýn sayý, uygulama ve güç deðerlerinin artmasý, gerilim dalga þeklinin bozulmasýna ve ek kayýplarýn oluþmasýna neden olmaktadýr. Kayýplar hesaplanýrken harmoniklerin de dikkate alýnmasý daha doðru sonuçlara ulaþmamýza katký saðlayacaktýr. Bu çalýþmada; dengeli ve lineer olmayan yükler içeren elektrik sistemi verilerinden faydalanarak, dengesiz güç sistemlerinde harmonik kayýplarýnýn tahmin edilmesi için Yapay Sinir Aðlarý (YSA) yaklaþýmý sunulmuþtur.

Denizli Belediyesi mücavir alaný ve yakýn çevresinde (a) alüvyon, (b) alüvyon yelpazesi ve (c) Neojen yaþlý gölsel çökellerden oluþan üç akifer sisteminin kombinasyonu birleþik bir hidrolik sistem meydana getirmiþtir.Bu sistem bazý alanlarda birleþik basýnçlý akifer formasyonunu ve basýnçlý akiferi, bazý alanlarda ise serbest akiferleri oluþturmaktadýr. Yüksek potansiyele sahip bu akiferlerin beslenmesi, güney kesimdeki metamorfik kayalardan yeraltý suyu akýmý ve yaðýþtan süzülme yoluyladýr. Akiferlerden artezyen veya pompaj yoluyla önemli miktarda yeraltý suyu çekilebilecek potansiyel vardýr. Ýnceleme alanýnda yeraltý sularýnýn iyon deriþimi akým yönünde artar ve kimyasal kompozisyonu kalsiyum bikarbonatlý tipten magnezyum sülfatlý tipe döner. Bu dönüþüm, Neojen birimleri içindeki tuz oluþuklarýnýn yeraltý sularý tarafýndan yýkanmasý nedeniyledir. Dolayýsýyla su kalitesi akým yönünde bozulur ve içmede kullanýlamaz.

Bu çalýþmada, Denizli il merkezi güneyinde yer alan, bazaltik trakiandezit bileþimli volkanik kayaçlarýn (Denizli Volkanitleri) mineralojik, petrografik ve kimyasal özellikleri incelenmiþtir. Araziden alýnan örnekler üzerinde yapýlan fiziksel ve mekanik testlerle de volkanik kayaçlarýn, gerek yapý sektöründe yapý taþý olarak ve gerekse de beton sektöründe agrega olarak kullanýlabilirliði araþtýrýlmýþtýr. Ýncelenen örnekler üzerinde yapýlan fiziksel ve mekanik testler sonucunda, birim hacim aðýrlýðý 2250-2960 kg/m3 arasýnda, su emme oranlarý % 0.06-0.4 arasýnda, görünür porozite % 0.15-10.22 arasýnda, tek eksenli basýnç dayanýmlarýnýn ise 52.4-170.2 MPa arasýnda olduklarý belirlenmiþtir. Ayný örneklerden üretilen betonlarýn 28 günlük basýnç dayanýmlarý ortalamasý 94.44 MPa olarak tespit edilmiþtir. Elde edilen sonuçlar ile mineralojik ve petrografik çalýþmalarýn uyumlu olduðu ortaya çýkmýþtýr. Toplam 2750 milyon tonluk muhtemel rezerve sahip olan volkanikleri, bölgede üretilen kalker kökenli agregalara alternatif bir kayaçtýr. Deprem açýsýndan I. Derecede riskli olan bölgemizdeki inþaat sektörüne kazandýrýlmasý yüksek dayanýmlý beton üretimi için önemli bir kazanç oluþturacaktýr.

Bu makalede, dokuma kumaþlarda dokunabilirlik sýnýrlarý hakkýnda geçmiþte bazý araþtýrmacýlar tarafýndan yapýlan kuramsal çalýþmalar deðerlendirildi. Ýlk olarak, araþtýrmacýlarýn kabulleri, kabullere dayalý olarak geliþtirdikleri geometrik modeller ve bu modellere baðlý olarak oluþturduklarý matematiksel baðýntýlar sunuldu. Bu baðýntýlarýn içerdiði kumaþ parametreleri vurgulandý. Sonra, geliþtirilen kuramlar, dokunabilirlik sýnýrýný tahminleme performanslarý açýsýndan yorumlandý. Sonuç olarak, bu konuda yapýlabilecek yeni çalýþmalar önerildi.

Gýda maddelerinin piþme öncesi çeþitli karýþýmlarla kaplanmasý iþlemi mutfaklarda bilinen bir uygulama olmasýna karþýn, iþlemin teknolojik düzeye taþýnmasýnda halen çeþitli araþtýrmalara gereksinim duyulmaktadýr. Bu derleme, yeni ve hýzlý geliþmelerin gözlendiði bu teknolojinin bir deðerlendirmesi olarak ele alýnmýþtýr.Kaplama prosesinin tanýmý, ön unlama, sývý ve kuru kaplamanýn fonksiyonlarý açýklanmýþ, karýþýmlarýn genel kompozisyonlarý, bileþenler ve fonksiyonlarý ele alýnmýþtýr. Tüm kaplama iþlemlerinde maliyeti ve sistem verimliliðini etkileyen yapýþma problemi ve yapýþmayý etkileyen faktörler incelenmiþtir. Kaplama iþleminin endüstriyel düzeydeki geliþimi, basit sistemlerden modern sistemlere kadar ekipmanlar incelenmiþ, iþlem sorunlarý, yeni dizaynlar, uygulama önerileri ve son patentler araþtýrýlmýþtýr. Son yýllarda araþtýrmalarýn yoðunlaþtýðý iki yeni kaplama sistemi, döner tambur ve akýþkan yatak sistemleri incelenmiþ, avantaj ve dezavantajlarý deðerlendirilmiþ ve modifikasyon gereklilikleri gösterilmiþtir.

Bu çalýþmada, Normalize edilmiþ Tam Gradyan (NTG), Andreev-Griffin varyasyon ve istatistik yöntemler kullanýlarak, gravite verilerinin deðerlendirilmesine çalýþýlmýþtýr. NTG verilerinin aþaðý doðru analitik uzanýmý yapýlarak teorik anomaliler üzerinde hidrokarbon varlýðýnýn NTG kesitlerindeki etkileri ortaya konulmuþtur. Andreev-Griffin varyasyon ve istatistik yöntemlerden, teorik anomaliler üzerinde hidrokarbon varlýðýnýn eðri üzerine etkisi ortaya konulmuþtur. Ortaya konulan bu yöntemlerin bir uygulamasý olarak, Hasankale-Horasan petrol sahasý gravite verileri NTG yöntemi, Andreev-Griffin varyasyon ve istatistik yöntemler kullanýlarak hidrokarbon içeriði konusunda önemli sonuçlara varýlmýþtýr.

Günümüzde rekabet ve müþteri tercihlerinin deðiþmesi, iþletmelerin kalite çalýþmalarýna bakýþ açýsýnda büyük deðiþmeler meydana gelmesine sebep olmuþtur. Ayný zamanda bilgisayar teknolojisindeki geliþimlerde yapay zekâ tekniklerinin kullanýmýný hýzlandýrmýþtýr. Yapay zekâ teknikleri pek çok endüstriyel problemin çözümünde baþarýlý olarak kullanýlmaktadýr. Bu çalýþmada kalite problemlerinin çözümünde yapay zekâ tekniklerinin kullanýlmasý incelenmiþtir. Kalite iyileþtirme çalýþmalarýnda son yýllarda kullanýlan yapay zekâ teknikleri; yapay sinir aðlarý, uzman sistemler, genetik algoritmalar ve bulanýk mantýk teknikleridir.

Malzemelerde talaþ kaldýrma sýrasýnda açýða çýkan ýsýnýn takým-talaþ ara yüzeyinde oluþturduðu sýcaklýðýn takým ömrü ve iþ parçasýnýn yüzey kalitesi üzerinde bir etkisinin olduðu bilinmekte ve bu sýcaklýðýn ölçülebilmesi için kullanýlacak yöntemler sürekli olarak araþtýrýlmaktadýr. Bu çalýþmada, takým/iþ parçasý ýsýl çift yöntemi ile takýmtalaþ ara yüzey sýcaklýðýnýn ölçülebilirliði araþtýrýlmýþtýr. Özellikleri iyi bilinen AISI 1040 çeliði üzerinde yapýlan talaþ kaldýrma deneylerinde, kesme hýzý ve ilerleme parametrelerine baðlý olarak takým-talaþ ara yüzey sýcaklýðýnýn deðiþimi incelenmiþtir. Elde edilen grafiklerden, kesme hýzýnýn sýcaklýk üzerinde daha etkili bir parametre olduðu görülürken, ilerlemenin etkisinin daha az olduðu görülmüþtür.

Günümüzde mühendislik sistemleri ve problemlerinin çözümünde bilgisayar kullanýmý kaçýnýlmaz hale gelmiþtir. Bu çalýþmada tekrarlý iþlemler gerektiren tasarým ve analiz problemlerinin çözümünde kullanýmý kolay ve uygulamaya özel bilgisayar programýnýn geliþtirilmesi ele alýnmýþtýr. Bu program mühendislik alanýnda yaygýn olarak kullanýlan MATLAB teknik programlama dilinde grafik kullanýcý arayüzü (GUI) dayanarak hazýrlanmýþtýr. Programýn hazýrlanmasýnda farklý tipteki elektromýknatýslarýn statik ve dinamik karakteristikleri ile ilgili problemlerin çözümü ele alýnmýþtýr. Hazýrlanan program yardýmýyla mýknatýs tipi ve kullanýlan malzeme seçimi yapýlabilmekte, gerekli tasarým verileri girildikten sonra elektromýknatýsýn boyutlarý hesaplanabilmektedir. Boyutlandýrýlmasý yapýlan elektromýknatýsýn statik ve dinamik karakteristiklerinin analizi grafik kullanýcý arayüzü altýnda çözüme ulaþýlmaktadýr.

Makale, bir diþli kutusuyla tahrik edilen ataletli bir kütlenin kontrolünde kullanýlacak PID kazançlarýnýn optimum ayarlanmasýna ait bir metodu sunar. Özellikle yöntem, hata kareleriyle kontrolcü çýkýþýnýn kararlý haldeki deðeri farkýnýn karesi toplamýnýn integralini mizimize ederek optimum kontrolcü parametrelerini tanýmlamak için genetik algoritmalarý kullanýr. Makale, popülasyonun oluþturulacaðý kontrolcü parametre aralýðýný oluþturmak için, Ziegler-Nichols yönteminin önerdiði deðerlerin kullanýmýný önerir. Genetik algoritmalardan elde edilen sonuçlar ile Ziegler-Nichols sonuçlarý hem tablolar hem de grafikler þeklinde karþýlaþtýrýlmýþtýr. Genetik algoritmalar kullanýldýðýnda daha iyi sonuçlar elde edilmiþtir.

Geleneksel veya bilgisayarlý tezgahlarýn kullanýldýðý her hangi bir metal iþleme ünitesi, üretilecek parçanýn prototipine, teknik çizimine veya bir veri tabanýna ihtiyaç duyar. Geleneksel üretim ünitesindeki tasarým, iþlem planlama ve üretimde karþýlaþýlan modelleme, standart veri yapýlarýndan bilgi çýkarýmý ve etzgahlar için parça programý hazýrlama gibi problemler operatör veya uzmanlar tarafýndan problemin oluþmasý anýnda çözümlenir. Üretim süresi içindeki uygulamalarýn bilgisayar desteði ile gerçekleþtirildiði ortamlarda ise, muhtemel problemlerin çözümüne yönelik olarak alan uzmanýnýn bilgi birikiminin her hangi bir þekilde bir veri tabanýna kaydedilmesi gerekir. Bu bilgiler ürün döngüsünün ihtiyaç duyulan bir aþamasýnda gerekli oldukça kullanýlmaktadýr. Bu makalede, yatay iþleme merkezlerinde üretilecek silindirik parçalardaki iþleme özelliklerinin belirlenmesi için gerekli olan tasarým ve imalat bilgisini DXF veri yapýsýndan çýkarmak için gerçekleþtirilen araþtýrmanýn sonuçlarý sunulmuþtur. Ayrýca iþlem çýkarýmý ve tanýmlamasý, iþlem birleþtirme ve parçanýn iþlenmesi için gerekli olan iþleme parametrelerini tanýmlamak amacýyla çerçeve oluþumu tanýtýlmýþtýr.

Bu çalýþmada ticari amaçlý olarak üretilen orta karbonlu ve düþük karbonlu mikroalaþým çelikleri kullanýlmýþtýr. Çelikler % 5 soðuk olarak deforme edildikten sonra 100-450 ºC sýcaklýk aralýðýnda 1 saat yaþlandýrýlmýþtýr. Deforme edilen ve yaþlandýrýlan çelikler daha sonra kopuncaya kadar çekilerek mekanik özellikleri ölçülmüþtür. Farklý sýcaklýklarda yaþlandýrýlan çeliklerin çekme ve akma dayanýmý gibi mekanik özelliklerinin deðiþtiði gözlenmiþtir. Yaþlanma, arayer atomlarýyla dislokasyonlarýn arasýnda meydana gelen etkileþim sonucunda oluþmuþtur. Sonuçlar dövme amaçlý üretilen orta karbonlu mikroalaþým çeliklerinin akma ve çekme dayanýmlarýnýn artmasýndan dolayý, düþük karbonlu mikroalaþým çeliklerine nazaran daha fazla gerinim yaþlanmasýndan etkilendiðini göstermektedir.

Sabit duvar sýcaklýðý sýnýr þartý altýnda dikey bir plakada zamana baðlý doðal ýsý taþýnýmý problemi sayýsal olarak incelenmiþtir. Çalýþmada Bousinesq varsayýmý ile elde edilen laminer sýnýr tabaka denklemlerinin çözümü yapýlmýþtýr. Hesaplamalarda Gr ve Re sayýsý deðiþken olarak alýnmýþtýr. Çözülecek denklemlerin sonlu fark ve sonlu eleman karþýlýklarý yazýlarak geliþtirilen programlar kullanýlarak çözüm düzlemindeki hýz, sýcaklýk ve basýnç daðýlýmlarý elde edilmiþtir. Elde edilen sayýsal sonuçlar grafik ve tablolarla verilmiþtir. Benzerlik ve integral çözümleriyle ne denli uyuþtuðu karþýlaþtýrmalý olarak verilmiþtir.