E-ISSN: 2587-0351 | ISSN: 1300-2694
Pamukkale Üniversitesi Mühendislik Bilimleri Dergisi - Pamukkale Univ Muh Bilim Derg: 16 (2)
Cilt: 16  Sayı: 2 - 2010
1. 
Kapak-İçindekiler
Cover-Contents
Pamukkale Üniversitesi Mühendislik Bilimleri Dergisi
Sayfalar I - III

2. 
AA2024 Alüminyum Alaşımının Sürtünme Karıştırma Kaynağında Farklı Parametrelerin Mekanik Özelliklere Etkisinin İncelenmesi
A Study Into Effects of Different Parameters on Mechanical Properties in Friction Stir Welding of AA 2024 Aluminium Alloy
Aydın ŞIK, İbrahim ERTÜRK, Murat ÖNDER
Sayfalar 139 - 147
Bu çalışmada, genel özelliği hafifliği, işlenebilirliği, yüksek korozyon dayancı, yüksek dayanıma sahip olmasından dolayı kullanım alanı olarak özellikle uçak gövdelerinde ve kanatlarda ve otomotiv endüstrilerinde kullanılan AA2024 alaşımı sürtünme karıştırma kaynağı yöntemi ile birleştirilerek, oluşan bağlantıların yorulma, sertlik, eğme ve çekme deneyleri incelenmiştir. 4 mm kalınlığındaki levhaların kaynak esnasında kaynak ilerleme hızı ve karıştırıcı ucun dönme devri değişken parametreler olarak belirlenmiştir. Bu parametreler; 20 mm omuz genişliği, devir sayısı 1000 dev/dak, 1500 dev/dak, 2500 dev/dak ve ilerleme hızları 120 mm/dak ve 200 mm/ dak olarak alınmıştır.

3. 
Agregaların Temel Şekil Özellikleri Kullanılarak Yapay Sinir Ağları Yardımıyla Sınıflandırılması
Classification of Aggregates Using Basic Shape Parameters Through Neural Networks
Mahmut SİNECEN, Metehan MAKİNACI
Sayfalar 149 - 153
Bu çalışmada, asfalt ve beton karışımlarında kullanılan doğal ve kırma taş agregaların görüntü işleme teknikleri kullanılarak elde edilen tanımlayıcı vektörlerinin yapay sinir ağları yardımıyla sınıflandırılması amaçlanmaktadır. Farklı şekil özelliklerine sahip (yassı, uzun, yuvarlak, köşeli, küre) 5 iri agrega türünün 45o ve 90o lik açılardaki 7.1 Mp (Canon EOS 350D) ve 10 Mp (Sony DSC-R1) çözünürlüğe sahip 2 farklı dijital fotoğraf makinesinden elde edilen görüntüleri, MATLAB programının Görüntü İşleme Araç kutusu kullanılarak ön işlemlerden geçirilmiştir. Agregalara ait her iki açı için ayrı ayrı 9 ve toplam da 18 öznitelik vektörü bulunarak yapay sinir ağları yardımıyla sınıflandırma işlemi gerçekleştirilmiştir. Sonuçlar, görüntü işleme ve yapay sinir ağlarının agrega özelliklerinin tespiti ve ayırımı için etkili yöntemler olduğunu göstermiş ve agrega ocaklarındaki otomasyon sistemlerin bu tarz yaklaşımlar ile verim, maliyet ve zaman faktörlerini etkileyeceğini ortaya koymuştur.

4. 
Akışkan Yataklı Sürekli Bir Kurutucuda Göl Tuzu Kurutulmasının Deneysel İncelenmesi
Investigated By Experimentally for Drying Lake Salt in a Fluid Bed Continuous Dryer
M. Ali ERSÖZ, Hikmet DOĞAN
Sayfalar 155 - 163
Bu çalışmada, bir akışkan yataklı sürekli kurutucu (AYSK) tasarımı yapılarak prototip imalatı gerçekleştirilmiştir. Endüstriyel alanda kullanılan göl tuzu, bu kurutucuda kurutma işlemine tabi tutulmuştur. Kurutma sürecinde kurutma havasının hızı, sıcaklığı ve tuzun kütle değişimi deneysel olarak incelenmiştir. Kurutucudaki kurutma havasının hızı işlem başlangıcında 4.5 m/s olarak ölçülmüş ve tüm deneylerde sabit tutulmuştur. Deneylerde kullanılan göl tuzunun başlangıç nemi 0,044 gsu/ gkuru madde olarak belirlenmiştir. Bu tuz, üç farklı kurutma havası sıcaklığında 90 dakikalık kurutma işlemlerine tabi tutulmuştur. 94 oC, 126 oC ve 171 oC sıcaklıklarda yapılan kurutma işlemleri sonrasında tuzun nemi, sırasıyla 0.033, 0.024 ve 0.009 gsu/ gkuru madde’ye indirgenmiştir. Bu sonuçlardan yararlanılarak tuzda 0.005 gsu/ gkuru madde nem miktarına ulaşılabilmesi için kurutma havası sıcaklığının 181.511 oC olması gerektiği hesaplanmıştır.

5. 
Ev Tekstillerinde Kumaş Özelliklerinin Patlama Mukavemetine Etkileri
Effects of Fabric Parameters on Bursting Strength of Home Textiles
Ayşe Ebru TAYYAR
Sayfalar 165 - 172
Herhangi bir tekstil yapısının performansı büyük ölçüde onun maruz kaldığı çeşitli kuvvetlere karşı gösterdiği davranışa bağlıdır. Tekstil materyallerinin işlenmeleri ve kullanılmaları sırasında göstermiş oldukları performanslarını değerlendirmek için en çok başvurulan testler mukavemet testleridir. Kumaş üretim parametreleri kumaşın işlenme ve kullanım performansını etkileyen en önemli faktörlerdir. Bu çalışmada ev tekstili olarak bilinen döşemelik, perdelik ve nevresimlik dokuma kumaşların bazılarının farklı üretim parametrelerinin kumaş patlama mukavemetine etkileri araştırılmıştır. Atkı ve çözgü ipliklerinin sıklık ve kalınlık değerlerinin kumaş patlama mukavemetini etkilediği bulunmuştur.

6. 
Gazlaştırıcılı Kombine Çevrim Santrallerinde Yanma Öncesi Karbondioksit Tutma
Pre-Combustion Carbondioxide Capture in Integrated Gasification Combined Cycles
M. Zeki YILMAZOĞLU
Sayfalar 173 - 179
Elektrik enerjisinin üretilmesinde termik santraller çok büyük bir paya sahiptir. Termik santraller, ısı enerjisinin mekanik enerjiye ve mekanik enerjinin de elektrik enerjisine dönüştüğü sistemlerdir. Isı enerjisi, yanma prosesi ile sağlanır ve yanma sonucu küresel ısınmaya neden olan, CO2 gibi bazı zararlı emisyon atmosfere salınır. Karbondioksitin küresel ısınmaya olan katkısı yapılan çalışmalarla belirlenmiştir. Bu nedenle, temiz enerji teknolojileri tüm dünyada hızlı bir gelişme göstermektedir. Kömür, santrallerde kullanılan ve birim elektrik enerjisi maliyeti diğer yakıtlara göre daha az olan bir fosil yakıttır. Rezerv oranı da dikkate alındığında, kömürün, daha verimli ve temiz bir şekilde enerjiye dönüştürülmesi gereklidir. Temiz kömür teknolojilerinde amaç, kömürün zararlı emisyonlarının yok edilerek, yanma sonucu oluşan karbondioksitin de çeşitli formlarda depolanmasının sağlanmasıdır. Bu amaç doğrultusunda karbondioksit, yanma öncesi tutma ile, O2/CO2 geri beslemeli yakma sistemleri ile ve yakma sonrası tutma sistemleri ile yakalanıp tutulabilmektedir. Yanma öncesi tutma işleminde gazlaştırcılı kombine çevrim santralleri, O2/CO2 geri beslemeli yakma sistemlerinde ultrasüper kritik kazan teknolojisi ve yakma sonrası tutma işleminde ise yanma gazlarının aminlerle yıkanması işlemleri gerçekleştirilir. Bu çalışmada, gazlaştırıcılı bir kombine çevrim santrali ile konvansiyonel bir santralin CO2 emisyonu salınımı yönünden karşılaştırılması yapılmıştır. Hesaplamalar sonucunda tasarlanan sistemden tutulacak CO2 miktarı belirlenmiştir.

7. 
Havayolu Operasyonlarında Planlama ve Çizelgeleme
Planning and Scheduling of Airline Operations
İlkay ORHAN, Muzaffer KAPANOĞLU, T. Hikmet KARAKOÇ
Sayfalar 181 - 191
Türk Sivil Havacılık sektörü, 2002-2008 yılları arasında gelişen ekonomi ve havacılık alanındaki bazı kısıtlamaların kaldırılmasıyla % 53 oranında büyümüştür. Havayolu sektöründe başarılı uluslararası firmalar planlama ve çizelgeleme problemlerini çözmede gelişmiş bilgisayar-destekli çözüm yöntemleri kullanmaktadır. Bu yöntemler işletmelere ciddi rekabet üstünlüğü sağlamaktadır. Havayolu sektöründe dört temel operasyonel planlama ve çizelgeleme problemi bulunmaktadır: uçuş çizelgeleme, uçak çizelgeleme, ekip çizelgeleme ve düzensiz olayların yönetimi. Tüm havayolu işletmelerinin karşı karşıya kaldığı söz konusu operasyonel planlama ve çizelgeleme problemleri bu çalışmada ayrıntılı olarak incelenmiştir. İncelemeler, işletmelerin söz konusu yöntemleri kullanarak maliyetlerinde önemli kazanımlar sağladığını ortaya koymaktadır. Bununla birlikte, büyük ölçekli problemlerin çözümü için gereken süre karar vericilerin arzu ettikleri karar kalitesini tatmin etmeyebilmektedir. Böylesi durumlarda gelişmiş teknolojilerle bütünleştirilmiş modern karar yöntemlerinin kullanılması da işletmelere ciddi maliyet üstünlüğü fırsatı sunmaktadır.

8. 
Kazanç Değişimli Alçak Geçiren ve Bant Geçiren Cevapları Gerçekleştirmek için Tasarlanan Çok Fonksiyonlu Bir Filtre
A Multifunction Filter for Realizing Gain Variable Low-Pass and Band-Pass Responses
Halil ALPASLAN, Erkan YÜCE
Sayfalar 193 - 196
Aktif devre elemanlarından ikinci kuşak akım taşıyıcılar (CCII), akım-modlu filtrelerin tasarımında yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu çalışmada, yalnızca artı tipli ikinci kuşak akım taşıyıcıları ve topraklanmış kapasitörler kullanılarak, değişken kazançlı alçak geçiren ve bant geçiren cevaplar sağlayan tek girişli çok çıkışlı filtre devresi önerilmiştir. Önerilen devre, pasif eleman eşleştirme şartından bağımsızdır. Bu nedenle, Entegre Devre Teknolojisi (IC) için uygundur. Ayrıca, geliştirilmiş filtre düzeneği; AD844 gibi mevcut ticari aktif devreler ile kolayca gerçekleştirilebilir. Devre performansı SPICE simülasyonu ve deneysel test sonuçları ile gösterilmiştir.

9. 
Ontoloji Tabanlı Erişim Denetimi
Ontology Based Access Control
Özgü CAN, Murat Osman ÜNALIR
Sayfalar 197 - 206
Bilgisayar teknolojileri yaygınlaştıkça erişim denetimi düzeneklerine olan ihtiyaç da artmaktadır. Erişim denetiminin amacı, bir bilgisayar sistemi kullanıcısının gerçekleştirebileceği işlemleri sınırlandırmaktır. Böylelikle, erişim denetimi, güvenlik ihlaline neden olacak bir etkinliğin önlenmesini sağlamaktadır. Bilginin paylaşılmasını ve yeniden kullanımını sağlamak için, biçimsel anlambilimini kullanarak makinelerin diğer makineler ile iletişimine izin veren Anlamsal Web’in başarısı için erişim denetimi düzeneğine ihtiyaç duyulmaktadır. Erişim denetimi düzeneği, güvenilir bir Anlamsal Web’in sağlanması için, kullanıcının bir işlemi gerçekleştirmeden önce yerine getirmesi gereken belirli kısıtları belirtmektedir. Bu çalışmada, geleneksel erişim denetimi düzeneklerinden farklı olarak Anlamsal Web tabanlı politikaların kullanıldığı bir “Ontoloji Tabanlı Erişim Denetimi” düzeneği geliştirilmektedir. Bu düzenekte, erişim denetimi ile ilgili bilginin modellenmesi için ontolojiler kullanılmakta ve politika ontolojileri yaratılırken etki alanı bilgisi temel alınmaktadır.

10. 
Yapısal Problemler Tasarımında Kuş Sürüsü Davranış Algoritması
Particle Swarm Optimization for Structural Design Problems
Hamit SARUHAN
Sayfalar 207 - 212
Bu makalenin amacı, makine mühendisliği tasarım problemlerinden olan bir ankastre kirişin belirlenen eğilme dayanımı sınır şartları içinde minimum hacmini hesaplayan bir Kuş Sürüsü Davranış Algoritması (Particle Swarm Optimization – PSO) uygulamaktır. Makine mühendislik tasarım problemleri çok karmaşık ve zaman alıcı hesaplamalar gerektirirler. Bu problemlerin çoğu geleneksel matematik hesaplamalarıyla türev alınarak çözümlenmektedirler. Problemlerin çözümlemeleri için türevlenebilir olmaları ve optimum noktanın bulunabilmesi için iyi bir başlangıç noktasından arama yapmaları gerekmektedir aksi taktirde global optimum yerine yerel optimum elde edilir. PSO Algoritması, geleneksel metotlara alternatif olarak türev gerektirmeyen ve global noktaya yakın bir noktadan arama yapma zorunluluğu olmayan doğadan esinlenerek seçim yapan bir metottur. PSO algoritması, kuşların kendi ve bağlı oldukları sürü ile bilgi alışverişi davranışlarından esinlenilerek geliştirilmiş popülasyon tabanlı bir optimizasyon tekniğidir. Bu çalışmada PSO Algoritması ile elde edilen sonuçlar Matematiksel Programlama (Mathematical Programming -MP) ile elde edilen sonuçlarla kıyas edilmiştir. Bu çalışmada PSO, global optimum noktayı bulmada yakınsama ve uygunluk bakımından MP den daha iyi olduğu gösterilmiştir. MP ile kirişin hacmi 2961000 mm3 bulunurken PSO ile kirişin hacmi 2961000 mm3 bulunmuştur.

11. 
Pim Bağlantılı Tabakalı Kompozit Levhalarda Fiber Takviye Açısının Hasar Tipine Etkisi
Effect of Fiber Orientation Angle on the Failure Mode of Pin Jointed Laminated Composite Plates
Kadir TURAN, Mete Onur KAMAN, Mustafa GÜR
Sayfalar 213 - 220
Bu çalışmada, pim bağlantılı tabakalı kompozit levhalarda fiber takviye açısının değişiminin hasar yükleri ve hasar tipleri üzerindeki etkileri araştırılmıştır. Analizlerde tek yönlü karbon fiberlerle takviye edilmiş epoksi reçine matriksli tabakalı kompozit levhalar kullanılmıştır. Tabaka dizilimleri [?0]4 olmak üzere, ?; fiber takviye açısı 00 ’den 900’ye kadar 150’lik artımlarla seçilmiştir. Levhaların farklı fiber takviye açılarındaki hasar yükü ve hasar tipleri deneysel ve sayısal olarak bulunmuştur. Sayısal çalışmada Ansys programı kullanılmıştır. Tabakalı kompozit levhaların ilerlemeli hasar analizi için Hashin hasar kriteri kullanan APDL kodları yazılarak malzeme indirgemeleri yapılmıştır. Deneysel çalışmada en büyük hasar yükü 749.917 N ile [150]4 tabaka dizilimi için ve en düşük hasar yükü ise 467.483 N ile [600]4 tabaka dizilimi için elde edilmiştir. Sayısal ve deneysel çalışma sonuçlarının uyumlu olduğu tespit edilmiştir.

12. 
Sıcak Elaman Alın Kaynak Yöntemi ile Birleştirilen PE Doğalgaz Borularının Güvenirliklerinin Araştırılması
Investigation of Reliability of PE Plastic Gas Pipe Joined With Butt Fuzzy Method
Adnan AKKURT, İbrahim ERTÜRK
Sayfalar 221 - 233
Enerji hem gerekli hem de stratejik önemi olan özelliklere sahiptir. Tüm dünyada tüketilmekte olan enerjinin % 26’lık bir bölümünü doğalgazın oluşturduğu bilinmektedir. Bu kadar yoğun kullanılan doğalgaz transferinde, kullanılmakta olan polietilen esaslı borular ve bağlantı elamanlarının birleştirilme işlemlerinde etkin olan birçok parametre söz konusudur. Bu parametrelerin yanlış seçimleri beraberinde geri dönülmez büyük hasarlara yol açacağı tartışılmaz bir gerçektir. Bu çalışmada doğalgaz boruları (Pe 80 ve Pe 100) sıcak alın kaynağı ile birleştirilerek standartlarda belirlenmiş olan parametre ve şartlarda testler uygulanmıştır. Elde edilen veriler ışığında plastik boru birleştirme standartlarda belirlenmiş olan özellik ve değerlere sahip olup olmadığı araştırılmıştır. Bu araştırmalar plastik boru birleştirme işlemleri için sıcak alın kaynak yönteminin uygun ve kullanılan diğer yöntemlere göre daha ucuz bir yöntem olduğu görülmüştür. Ayrıca yapılan deneysel çalışmalarda kullanılan boru yoğunluğuna bağlı olarak kaynak kalitesinde değişimler gözlenmiştir.

LookUs & Online Makale