Aktivasyon reaktifi olarak potasyum hidroksit (KOH) ve çinko klorür (ZnCl2) kullanýlarak Çanakkale-Çan linyitinden aktif karbon üretilmiþtir. Hazýrlanan aktif karbonlarýn verim ve gözenek geliþimi üzerine karbonizasyon sýcaklýðýnýn ve reaktif türünün etkisi incelenmiþtir. Elde edilen aktif karbonlar verim, BET yüzey alaný, gözenek hacimleri ile mikro ve mezo gözenek fraksiyonu açýsýndan karakterize edilmiþtir. Sonuçlar karbonizasyon sýcaklýðýnýn artmasýyla verimin düþtüðünü yüzey alaný ve gözenekliliðinin artýðýný göstermiþtir. En yüksek yüzey alaný KOH aktivasyonunda 900 0C, 1 h karbonizasyon süresinde 1092 m2/g olarak elde edilmiþtir. Linyit örneðinin kimyasal madde ile emdirilmeden 900 0C’de karbonizasyonu sonucu elde edilen çarýn yüzey alaný 157 m2/g bulunmuþtur. Bu verilerden, yüksek yüzey alaný ve gözenekliliðe sahip aktif karbon üretimi için tek baþýna ýsýl iþlemin yeterli olmadýðý görülmüþtür. Elde edilen aktif karbonlar ticari aktif karbonla karþýlaþtýrýlmýþtýr. KOH ve ZnCl2 aktivasyonu ile elde edilen aktif karbonlarýn yüzey alaný ve mikro gözenek fraksiyonunun ticari aktif karbondan daha yüksek olduðu tespit edilmiþtir.

Activated carbon was produced from Çanakkale-Çan lignite using potassium hydroxide (KOH) and zinc chloride (ZnCl2) as activating agent. The influence of carbonization temperatures (500-900 0C) and different chemical reagents (KOH and ZnCl2) on the pore development and the yield of the prepared activated carbon were investigated. The resultant activated carbons were characterized in terms of the yield, BET surface area, pore volumes, micropore and mesopore fraction. Results showed that increasing the carbonization temperature, the yield decreased, while surface area and micro-porosity increased. Maximum surface area was about 1092 m2/g at 900 0C with KOH activation and carbonization duration of 1 h. The surface area of char obtained from carbonization of lignite sample without impregnation by chemical reagent was 157 m2/g at 900 0C. From these data, it has been showed that in order to produce activated carbons with high surface area and porosity, thermal activation (without impregnation) itself is not sufficient. The prepared activated carbon was compared with commercial activated carbon. Surface area and micropore fraction of activated carbons obtained from both KOH and ZnCl2 activation much larger than those of the commercial activated carbon.

Titreþim analizi, makine elemanlarý ve yapýlarda oluþan arýzalar hakkýnda bilgi edinmede yaygýn bir þekilde kullanýlan erken uyarýcý metotlarýnýn baþýnda gelmektedir. Bu yöntemde, titreþim analiz sonuçlarý sinyal iþleme, yapay zeka, istatistiksel analiz yöntemleriyle iþlenerek diþli hata tespiti yapýlabilmektedir. Bu çalýþmada amaç, düz diþlilerdeki aþýnma hatasýnýn sebep olduðu titreþimlerdeki deðiþimlerin istatistiksel proses kontrol grafiklerinde analiz edilerek aþýnmanýn varlýðýný tespit etmektir. Diþli test düzeneðinde incelenmek üzere, düz diþli yüzeylerinde suni olarak aþýndýrma iþlemi uygulanmýþ ve sonra bu diþliler takýlýp sistem çeþitli ön yük ve devir þartlarýnda çalýþtýrýlarak titreþim verileri kaydedilmiþtir. Saðlam diþli ile aþýnmýþ diþli verileri istatistiksel proses kontrol grafiklerinde analiz edilerek hatanýn tespiti gerçek zamanlý deneysel çalýþma ile grafiksel olarak gösterilebilmiþtir.

Vibration analysis is one of the early warning methods widely used in obtaining information about faults occurring on the machine elements and structures. In this method, gear fault detection can be performed by analyzing of the vibration test results using signal processing, artificial intelligence and statistical analysis methods. The objective of this study is detection the existence of wear by examining changes in the vibrations of spur gears due to wear faults in statistical process control carts. In this study, artificial wear was created on the surfaces of spur gears in order to be examined in gears test rig. Then, these gears were attached and vibrations data were recorded by operating the system at various loading and number of cycles conditions. Detection of fault was demonstrated by analyzing undeformed and worn gears data in statistical process control carts by means of real-time experimental studies.

Bu çalýþmada, hava soðutmalý, tek silindirli, doðrudan püskürtmeli, 4 zamanlý ve marþlý Solax marka 178FE tipi dizel motorunun yanma odasý elemanlarýnýn termal bariyer malzemelerle kaplanmasý ve 1600 1/min ile 3200 1/min hýzlarý arasýnda 400 1/min hýz aralýklarýnda ve tam yük þartlarý altýnda % 100 dizel yakýtý ile denenmesi ve termal bariyer kaplamalarýn motorun egzoz gaz sýcaklýðýna, egzoz emisyonlarýna ve yakýt sarfiyatýna etkilerinin belirlenmesi amaçlanmýþtýr. Motor hýzýnýn artmasýna ve kaplama malzemelerine baðlý olarak egzoz gaz sýcaklýðýnýn arttýðý, çevreye ve canlýlara zararlý olan HC ve CO emisyonlarýnýn azaldýðý ve yakýt sarfiyatýnda iyileþme olduðu tespit edilmiþtir.

The aim of this study, the combustion chamber elements of a one-cylinder diesel engine which is air-cooled, single-cylinder, direct injection, 4-stroke and starter motor were plated with thermal barrier plating and tested with diesel fuel between the speeds of 1600 1/min to 3200 1/min and determined the effects of the thermal barrier plating on the engine exhaust gas temperature, emissions and fuel consumption. Increase in the temperature of the exhaust gas, decrease in HC and CO emissions that are harmful to the environment and living things and improvement in fuel consumption were observed.

Bu çalýþmada, AISI 1040 çeliðinin aþýndýrýcý su jeti ile tornalanmasý esnasýnda iþleme parametrelerinin kaldýrýlan talaþ hacmime ve kesme derinliðine etkisi araþtýrýlmýþtýr. Yapýlan çalýþmada deney sayýsýnýn en az olmasý için literatürde yapýlmýþ olan çalýþmalar göz önüne alýnmýþ ve ön deneyler sonucu elde edilen tecrübelerle en uygun iþleme parametre deðerleriyle deneyler gerçekleþtirilmiþtir. Deneysel çalýþmalarda pompa basýncý (350 MPa), aþýndýrýcý boyutu (Garnet formunda ve boyutu 80 mesh) ve nozul çapý (1.2 mm) sabit tutulmuþtur. Ø 30 ve 240 mm ebatlarýnda 1040 çeliði, dört farklý aþýndýrýcý akýþ oraný (50, 150, 250 ve 350 gr/dak.), nozul mesafesi (2, 5, 8 ve 11 mm), nozul ilerleme miktarý (5, 15, 25 ve 35 mm/dak.) ve torna aynasý deviri (25, 50, 75 ve 100 dev/dak.) iþleme parametreleri deðerlerinde iþlenmiþtir. Elde edilen bulgulara göre en yüksek talaþ hacmi 5 mm/dak nozul ilerleme miktarýnda 1387,25 mm3 elde edilmiþtir. En yüksek kesme derinliði ise 0,94 mm olarak 100 dev/dak torna aynasý devrinde elde edilmiþtir.

In this study the effect of processing parameters during turning of AISI 1040 steel with abrasive water jet on machining volume and depth of cut. In the study, in order to keep the experiment quantity low, former studies in literature were taken into consideration and therefore experiments were realized with processing parameters and experiences that are most suitable to pre-experiments. In experimental studies pump pressure (350 MPa), abrader dimensions (in garnet form and dimension 80 mesh) and nozzle diameter (1.2 mm) were kept constant. 1040 steel with dimensions of Ø 30 and 240 mm were processed at four different abrader flow rate (50, 150, 250 and 350 gr/min), nozzle distance (2, 5, 8 and 11 mm), nozzle feed rate (5, 15, 25 and 35 mm/min) and lathe chuck revolutions (25, 50, 75 and 100 rpm). According to the findings the most highly material removal rate of 5 mm / min nozzle feed rate 1387.25 mm3 in the amount has been achieved. The maximum depths of cut 0.94 mm spindle speed of 100 rpm were obtained.

Alüminyum alaþýmlarý günümüzde düþük yoðunluk ve yüksek mukavemet elde edilebilen bir alaþým türüdür. Bu alaþýmlar özellikle yaþlandýrma iþlemiyle çökelti oluþturularak daha fazla mukavemetli olur. Bu çalýþmada, 6013 alüminyum alaþýmýný mikrodalga fýrýnda suni yaþlandýrarak dayaným deðerleri arttýrýlmýþtýr. Mikrodalga fýrýnda yaþlandýrma yöntemi numuneleri hacimsel ve homojen bir þekilde yaþlanmasýný saðlamýþtýr.
6013 alüminyum alaþýmlarý, mikrodalga fýrýnda saf argon gazý atmosferinde suni yaþlandýrma iþlemine tabi tutulduktan sonra sertlik analizleri, iç yapý (optik mikroskop, SEM) karakterizasyonu çalýþýlmýþtýr. Yaþlandýrma ýsýl iþlemleri sunucu numunelerin içerisinde oluþan fazlarýn varlýðý XRD eðrileri ile tespit edilmiþtir. Suni yaþlandýrýlmýþ numunelerin iç yapýsýnda mevcut olan fazlarýn korozyon analizleri gerçekleþtirilmiþtir. 6013 Alüminyum alaþýmýnýn mikrodalga fýrýnda suni yaþlandýrma sürelerine baðlý olarak numunelerde meydana gelen çökeltilerin mekanik özellikleri korozyon direnç deðerlerini etkilediði görülmüþtür.

Low density and high strength aluminum alloys can be achieved today is a type of an alloy. These alloys are more resistant, particularly the aging process is the precipitate formed. In this study, increased strength 6013 aluminum alloy in a microwave furnace yaþlandýrarak artificial. Volume samples in a microwave oven aging method and aging has provided a homogeneous way.
6013 aluminum alloys, pure argon gas atmosphere in a microwave furnace hardness after being subjected to artificial aging process analysis, the internal structure (optical microscope, SEM), characterization of the studied. Aging of the phases, the presence server in the XRD of the samples was determined by curves. Corrosion of artificial aged samples has been analyzed by the internal structure of the phases present. Depending on the time of artificial aging of aluminum alloy 6013 samples in a microwave furnace in the mechanical properties of the sediment affected the corrosion resistance values.